İlham Verenler #2 Tutku, Engeller ve Dönüşüm
İlham Verenler #2 Tutku, Engeller ve Dönüşüm
Sevgili dost, hepimizin hayatında bazı zorluklar, üstesinden gelmemiz gereken sorunlar var. Burası ortak yönümüz ancak kimimiz bunlar karşısında kaçmayı, görmezden gelmeyi tercih ederken, bazı insanlar var ki bunu bir meydan okuma olarak görerek muhteşem bir tutum sergiliyor. Bugün seninle bu konu üzerine konuşmak istiyorum. Hayatında her daim zorluklar, sıkıntılar olacak ve onları bir engel gibi görüp durmak yahut üzerlerinden atlayacak yollar bulmak senin tercihin olacak. Engeller bazen baştan ortaya çıkar, bazen de büyük bir tutkun veya hayalin olup bunun için yola çıktığında fark edersin onları. Ancak o hayal gözlerini kamaştırıyorsa, ne kadar zorluk çıkarsa çıksın asla pes etmezsin. Engeller, hedeflerine ulaşma yolunda karşılaştığın duraklar olabilir ama unutma ki bu engelleri aşmak seni sadece hedefine ulaştırmaz, aynı zamanda seni bambaşka birine dönüştürür. İşte bu dönüşümün iki ilham verici örneği: Jim Abbott ve Necdet Turhan.
Bu arada bu bir yazı dizisi olacak, uzun zaman önce başladığım ancak devam ettirmediğim İlham Verenler isimli bir yazı dizisi. Bilirsin, böyle hikâyeleri okumak, dinlemek, izlemek her zaman hoşumuza gider. Çünkü içimizde bir yerlere dokunurlar. Cesaret verir ve içimizde bir yerlerde yapabileceğimize dair inanç oluştururlar. İşte bu sebeple, seninle buradan kendi alanlarında büyük başarılar elde etmiş, yaşadıkları zorluklara rağmen devam etmenin bir yolunu bulmuş ve en iyi versiyonlarına ulaşmış insanların gerçek hikâyelerini paylaşacağım.
Jim Abbott: Tek Kollu Bir Şampiyon
Jim Abbott, doğuştan sağ eli olmadan dünyaya geldi. Ancak bu fiziksel engel, onun büyük hayaller kurmasına engel olmadı. Beyzbol tutkusu, onu azimle çalışmaya ve kendini geliştirmeye yönlendirdi. Abbott, hem lise hem de üniversite yıllarında mükemmel bir solak atıcı olarak dikkat çekti. 1989 yılında, profesyonel kariyerine MLB’de başladı ve kısa sürede büyük başarılara imza attı.
Bir hedefe ulaşmak için dış engellerden ziyade iç engelleri, gereksiz düşünceleri, duygusal itirazları aşmak gerekir…
John Verdon
Olimpiyat Başarısı ve Profesyonel Kariyer
Jim Abbott, yetenekleri ve azmi sayesinde 1988 yılında Olimpiyatlarda altın madalya kazanan ABD beyzbol takımında yer aldı. Olimpiyatlardaki başarısı, onun uluslararası düzeyde tanınmasına ve beğenilmesine yol açtı.

1989 yılında, Jim Abbott, California Angels tarafından MLB’ye (Major League Baseball) seçildi ve profesyonel kariyerine başladı. Sağ eli olmadan oynadığı beyzbolda, inanılmaz bir başarı göstererek tüm dikkatleri üzerine çekti. Kariyeri boyunca birçok başarılı performans sergiledi ve 1993 yılında New York Yankees formasıyla no-hitter (rakip takıma hiç isabet yaptırmama) yaparak tarih yazdı.
İlham Kaynağı
Jim Abbott’un hikayesi, fiziksel engellerin ve zorlukların, büyük bir azim ve kararlılıkla nasıl aşılabileceğini gösteriyor. Onun başarısı, bizlere hayatta karşılaştığımız zorlukların, içimizdeki gücü ve potansiyeli ortaya çıkararak aşılabileceğini hatırlatıyor.
Necdet Turhan: Görme Engelli Bir Koşucunun Başarı Öyküsü
Necdet Turhan, doğuştan görme engelli bir koşucu. Görme engeli, onun hayallerinin peşinden gitmesine asla engel olmadı. Koşuya olan tutkusu ve azmi, onu birçok yarışmada başarılı olmaya yöneltti. Necdet, Türkiye’nin en başarılı paralimpik atletlerinden biri haline geldi ve uluslararası yarışmalarda ülkemizi başarıyla temsil etti.
Necdet Turhan’ın hikayesi, büyük bir tutkun ve hayalin olduğunda engellerin nasıl aşılabileceğini gösteriyor. O, her yarışta kendine meydan okudu ve her seferinde daha güçlü, daha kararlı bir insan olarak çıktı. Necdet’in başarısı, bize engellerin sadece fiziksel değil, zihinsel olarak da aşılabileceğini hatırlatıyor.
“25 yıl dağlarda, 15 yıl atletizm parkurlarında yer almış kör bir sporcu olarak diyeceğim şu; “Gücün yeter; yeter ki iste”
Necdet Turhan
O sadece başarılı bir maraton koşucusu ve dağcı değil, Türkiye’nin en önemli birkaç üniversitesinden biri olan ODTÜ’yü şeref öğrencisi olarak bitiren biri. Reklam filmindeki olumsuz yorumların tamamını duymuş ancak asla vazgeçmemiş. İlk olarak ODTÜ’de okurken duyuyor bunları ve “Kusura bakma, sen görme engellisin, seni dağlara götüremeyiz” diyorlar ancak ne görme engeli, ne de çok bilmiş insanların söyledikleri onu durdurmuyor.

Ayşe Arman, kendisiyle yaptığı bir röportajda şöyle soruyor: Bu gücü nereden buluyorsunuz? Ve şu güzel cevabı veriyor;
“Bazen benim de kendime hayret ettiğim oluyor. Tabii ki hayal kırıklıkları yaşıyorum. Sendeliyorum, çukurlara düşüyorum, moralim bozuluyor. Ama işte vazgeçmiyorum. “Gücüm yeter” diyorum. Bence bütün sır burada, kendine inanmakta ve devam etmekte…”
Evet, herkesin “görenler bile yapamaz, sakın kalkışma!” dediği bir adam 2002’de New York, 2004’te Atina, 2005’te Japonya, 2006’da Sydney, 2007’de Mısır maratonlarını koştu. Sonrasında nice başarılara daha imza attı. Durmadı, dağlara çıktı, 2002’de Ağrı’ya, 2008’de Kilimanjaro’ya, sonra Mont Blanc, sonra Colorado’da Sherman tırmanışını gerçekleştirdi. Daha nice başarısı ile birlikte hepimize çok önemli bir mesaj veriyor.
“İnsanlar, içinde bulundukları durum nedeniyle her zaman koşulları suçlarlar. Ben koşullara inanmıyorum. Bu dünyada ilerleme kaydeden insanlar ayağa kalkan ve istedikleri koşulları arayan kişilerdir ve eğer o koşulları bulamazlarsa kendileri oluştururlar.”
John Bernard Shaw
Engeller ve Dönüşüm
Jim Abbott ve Necdet Turhan’ın hikayeleri, engellerin ve zorlukların hayatın bir parçası olduğunu ve bu engelleri aşmanın bizi nasıl dönüştürdüğünü mükemmel bir şekilde gösteriyor. Engelleri aşarken, sadece hedeflerimize ulaşmakla kalmaz, aynı zamanda kendimizi geliştirir, daha güçlü ve daha dayanıklı birine dönüşürüz.
Kalıcı bir hazzın her şeye yeterli oluşunun yol açtığı durgunluk, insan için katlanılmazdır. Engelleri aşmak varoluşunun en büyük hazzıdır.
Arthur Schopenhauer
Büyük bir tutkun ve hayalin olduğunda, bu tutkuyu ve hayali gerçekleştirmek için her engeli aşabilirsin. Kendine meydan okumayı seçtiğinde, başarı kaçınılmazdır. Engeller seni durdurmak için değil, seni dönüştürmek için vardır. Her engeli aştığında, sadece hedefe bir adım daha yaklaşmakla kalmaz, aynı zamanda kendi potansiyelini keşfeder ve bambaşka birine dönüşürsün.
Sonuç
Jim Abbott ve Necdet Turhan gibi ilham verici figürler, bizlere büyük bir tutkunun ve azmin ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor. Yaşamın alelade değil, anlamlı hedefler üzerine inşa edilmesi gerektiğini hatırlatıyor. Engeller ve zorluklar karşısında pes etmek yerine, bu zorlukları aşarak kendimizi geliştirebilir ve hedeflerimize ulaşabiliriz. Unutma, engelleri aşmak sadece hedefine ulaşmanı değil, aynı zamanda en iyi versiyonuna dönüşmeni sağlar ki asıl ödül her zaman budur.
Sevgi ve başarı dolu günler, Barış
12 HAZİRAN’DA ÜCRETSİZ VEBİNARDA BULUŞALIM MI?
0 Yorum:
Yorum Bırakabilirsiniz