Barış Ege – Profesyonel Koç, Yazar, NLP ve Bilinçaltı Uzmanı

Başarılı ve Mutlu İnsanların 20 Alışkanlığı

Hayat, hepimizin karşısına farklı sorunlar, aşılması gereken engeller çıkartıyor. Ancak kimileri bunları aşarak, bazı ödüllere ulaşırken, kimileri, o engellere takılıp kalıyor. Peki neden bazıları mutlu ve başarılı olurken, bazıları hayatını hep mutsuzluk girdabı içinde dönüp dolaşarak geçiriyor hiç düşündün mü?

Araştırmalar gösteriyor ki, mutlu ve başarılı insanların hayatlarından eksik etmedikleri bazı alışkanlıkları var. Onlar kendilerine değer veriyor, ödüllendirmeyi seviyor, büyük düşünüyor ve içinde anlam barındıran şeylere zaman harcıyor.

Onlar, edindikleri doğru alışkanlıklar sayesinde en zor anlarda bile duygularını denetim altına alabiliyor durumu tersine çevire biliyor. 

İşte mutlu ve başarılı insanların yaptığı ve yapmadığı şeyler…

ANIN TADINI ÇIKARIRLAR

“Bir çiçeği koklamak için durmak, bir kedi yavrusunu sevmek, ya da içinde kaybolacağı bir kitaptan birkaç sayfa okumak” yani küçük şeylerden bile mutlu olmak klişesi gerçek mi? Evet gerçek…

Araştırmacılar, bunu “tadını çıkarmak” olarak açıklıyor; bu da içinde bulunduğunuz anın kendisine odaklanmak demek. Mutluluğu bir seçim olarak yaşayan insanlar; bitmek tükenmek bilmeyen işlerle uğraşmak, geçmişteki, ya da bugün çevrelerindeki olumsuzluklara ve gelecek kaygılarına odaklanmıyorlar. Bunun yerine hayatın güzelliğine odaklanarak onun içindeki küçük ama muhteşem şeylerin tadını çıkarmak için yavaşlamayı tercih ediyorlar.

HER GÜN MEDİTASYON YAPARLAR

Başarı ve mutluluğu tercih eden insanlar, kendilerine vakit ayırmayı severler, bunun için de her gün meditasyon yaparak, zihinlerini arındırırlar. Artık meditasyonun, sakinlik ve farkındalık hissetmek için en etkili yollardan biri olduğu kabul edilen bir gerçek. Meditasyon; modern insanın zihnini işgal eden endişe, tereddüt ve kaygılardan arınmayı kolaylaştırır. Mola vermeni sağlar. Yavaşlamak ve farkında olmak için her gün birkaç dakikanı ayırmaya ne dersin? 

KİN TUTMAZLAR

Mutluluğu duyumsamak için affetmek ve unutmak çok önemlidir. Çünkü kin tutmak üzerinde büyük bir ağırlık yapar. Ne o kişiye zarar verir, ne de sana bir fayda… Kin tutmak, öfkeye, kızgınlığa ve dolayısı ile acıya yol açar ve mutluluğunun önünde adeta bir duvar gibi durur. Olumlu duygular ile yaşamak istiyorsan, onlara yer açmak için bu zararlı duyguları hayatından çıkarmalısın. 

BAŞKALARIRA YARDIM ETMEYİ SEVERLER

Akıllı Harcama Bilimi isimli kitabın yazarı ve Harvard Üniversitesi profesörlerinden Michael Norton şöyle diyor:

“Araştırmalarımızda, başkalarına para vermenin insanları daha mutlu ettiği sonuçlarına ulaştık.”

Norton şöyle devam ediyor:

“Bunun sebeplerinden biri, sosyal bağlantılar yaratıyor olması. Kendinize ait bir adada, büyük bir eviniz ve arabanız varsa, mutlu olamazsınız çünkü mutlu olmak için insanlara ihtiyacımız var. Fakat birilerine bir katkıda bulunarak o kişi ile bir bağlantı ve bir iletişim kurarsınız ve böyle şeyler mutlu olmak için önemlidir.”

Ben de şunu ekleyebilirim ki, “İşe yaradığını bilmek, paha biçilmez bir duygudur.” Tabi bunu sadece birilerine para yardımı yapmak olarak düşünmek zorunda değiliz… Yetersizlik ve başarısızlık gibi mutluluğuna engel olan duygulardan kurtulmak ve büyüklüğünün farkına varmak istiyorsan, herhangi bir karşılık beklemeden insanlara iyilik yapmayı dene, nasıl hissettiğini göreceksin.

ÇOK ÇALIŞIRLAR AMA ACELECİ DAVRANMAZLAR

Araştırmalar “acele” duygusunun strese yol açtığını gösteriyor. Aslında stres, kontrol edildiğinde kimi zaman faydalı da olabilir ama acele ettikçe mutlaka gözünden kaçırdığın bir şeyler olur. Kendine aşırı yüklenip, dağınık çalışırsan, istediğin sonuçları alamazsın. Bu da mutsuzluğuna sebep olur. Bunun yerine planlı olmayı, yavaş da olsa istikrarlı çalışmayı seçersen, sonuçların çok daha kaliteli olur. 

“Acele eden, hep geç kalır”

DOĞRU İNSANLARLA VAKİT GEÇİRİRLER

“Hepimiz, birlikte en çok vakit geçirdiğimiz beş kişinin ortalamasıyız.”

Jim Rohn, bunu söylerken ne kadar haklıydı… Aynı ortamda bulunduğumuz herkes bizden ve biz herkesten etkileniriz. Mutluluk, mutsuzluk, diğer duygular ve alışkanlıklar bulaşıcıdır. Çevreni mutlu, başarılı ve destekleyici insanlarla doldurduğunda özgüven kazanabilir, yaratıcılığını artırabilir ve genel olarak daha çok eğlenirsin. Ya da sürekli olumsuz düşünen insanlarla vakit geçirdiğinde, onların kendilerine acıma partisinin bir üyesine dönüşerek yorucu ve mutsuz bir hayatı kucaklamış olursun.

OKU  Konfor Alanını Anlamak ve Ondan Kurtulmak!

GEREKSİZ ŞEYLERİ KAFAYA TAKMAZLAR

“Mutlu olmak her şeyin yolunda olması demek değildir. Mutlu olmak, görmezden gelme konusunda ustalaşmak demektir.”

Akıl Oyunları filminden

Mutlu insanlar, enerji ve çabalarını sadece öncelikli olan ve kontrolleri altında olan şeylere odaklar. Kontrol edemediğin şeylerle uğraşmak, henüz olmamış şeyler için kaygılanmak zamanını boşa harcamaktır. Bu, uyanmak istemeyeceğin yeni sabahlar ve yaşamak istemeyeceğin günler demektir ki, bunun hiç eğlenceli olmadığı son derece açıktır değil mi? Yani mutluluğunun kalıcı olması için bazı şeyleri “Kendi haline bırakma” sanatında ustalaşmalısın.

BAŞKALARININ BAŞARILARINI KUTLARLAR

Mutlu ve başarılı insanlar, çevrelerindeki kişilerin başarısını kutlar ve ilişkilerini beslerler. Onları kıskanmak, haset etmek yerine, nasıl başardıklarını anlamaya ve alışkanlıklarını kopyalamaya çalışırlar. 

Psikoloji dünyasına “Öğrenilmiş Çaresizlik” deneyleri ile büyük katkılar sunan ünlü Psikolog Martin Seligman, Gerçek Mutluluk adlı kitabında şöyle diyor:

“Etrafımızdaki önem verdiğimiz insanlar, bize başarılarını, zaferlerini ya da daha az önemli şeyleri anlatırlar. Bunlara yanıt verme şeklimiz, ilişkiyi kurar ya da yıkar. Yanıt vermenin dört yolu vardır, bunlardan sadece biri ilişki kurmaya yardımcı olur.”

HER ZAMAN NAZİK OLMAYI SEÇERLER

Nazik olmak da aynı mutluluk gibi bulaşıcıdır. California-Cambridge ve Plymouth Üniversiteleri’ndeki araştırmalar nazik davranışlarla karşılaşmanın iyi hissettirdiğini ve adeta içimizi ısıttığını gösteriyor.

Cambridge Üniversitesi’nden araştırmacı Simone Schnall,

“Birinden nazik bir davranış gördüğümüzde, yalnızca iyi hissetmez, aynı zamanda başkalarına da yardım etmiş olursunuz. Çünkü bunu ilk fırsatta, kendiniz de kendiniz de başkaları için yapıyorsunuz.” Derken, bu alışkanlığın bulaşıcı olduğu sonucuna vardığını söylüyor.

İYİMSER BİR TUTUMLARI VARDIR

Kabul etmek gerekiyor ki, kötü şeyler herkesin başına geliyor. En mutsuz insanın da en mutlu insanın da hayatında mutlaka hoşuna gitmeyen deneyimler oluyor. Ancak farkı yaratan şey; başarılı ve mutlu insanlar, böyle durumlarda şikâyet etmiyor, sızlanmıyor ve kötümserliğin kendini gerçekleştiren bir kehanet olmasına asla izin vermiyorlar. Onlar, önce nelere minnettar olduklarının farkına varıyor ve ardından sorunun niteliğine değil, çözümüne kafa yoruyorlar. Ayrıca, iyimser olmak için de kötümser olmak için de aynı çabayı gösterdiğimizin farkındadırlar. 

İLİŞKİLERİNDE PROAKTİFTİRLER

Araştırmalar, özellikle evliliklerde sevgi ve bağlılığın zamanla azaldığını gösteriyor. Ancak burada yine fark yaratan şey mutlu insanların seçtiği tutumdur. İlişkilerine zaman ayırmayı, aktif ve yapıcı dinleyici olmayı seçer, bu sayede ilişkilerini canlı tutarlar.  

UYKULARINDAN TAVİZ VERMEZLER

Kaliteli bir uyku, mutlu ve enerjik bir sabaha uyanmak demektir. Günümüzde birçok insanın sabahları aksi ve mutsuz olmasının en önemli sebebi, belki de iyi bir uyku uyumamasından kaynaklanıyor.

Başarılı ve mutlu insanlar, iyi bir uykunun ne kadar değerli olduğunu bilirler. Özellikle yatmadan önceki son dakikaları, kendilerine iyi şeyler söyleyerek, ya da güzel bir kitaptan biraz okuyarak geçirirler ki, bunun zihinlerini dinlendirip olumlu duygulara sebep olduğunu bilirler.

SORUNLARA FARKLI YAKLAŞIRLAR

Burayı çok seviyorum… Mutlu ve başarılı insanların en önemli özelliklerinden biri de etkili iç diyaloglarıdır. Bir sorun ile karşılaştıklarında, ondan yüz çevirmek yerine, bir meydan okuma olarak kabul ederler. Kendilerini geliştirmek için bir fırsat kabul eder ve öyle yaklaşırlar. Ve tek başına bu özellik bile, yaşamında büyük farklar yaratabilir. Halletmen gereken bir sorun ile karşılaştığında, bunu bir meydan okuma olarak kabul ederek, içindeki gücü keşfet…  

“Bana meydan oku. Kuşkulandır. Kabalık Et. Bana eskide kaldığımı söyle. Bundan böyle uçamayacağımı söyle. Bunu yapmanı gerçekten istiyorum.”

Michael Jordan

KENDİLERİNİ ŞIMARTIRLAR

Aslında bu çoğumuzun ihmal ettiği bir olay ama şöyle düşün, birine hediye aldığında, sevdiğin birini şımartmak için bir şey yaptığında, sence nasıl hissediyor? Peki kendini neden bundan mahrum edesin ki?

Gretchen Rubin, Mutluluk Projesi isimli kitabında dikkatimizi şuraya çekiyor;

OKU  Değişime Direnmek Ya Da İzin Vermek

 “Hediye, ilk bakışta bencilce ve anlamsız gelebilir ama bu doğru değil. İyi alışkanlıklar oluşturmaya çalışmak hepimize zor gelir ve kendine hediyeler almak bu konuda işini kolaylaştırır. Kendimizi ödüllendirdiğimizde, enerji dolu, bakımlı ve memnun hissederiz. Bu da kendi kendimize yetebilme yetimizi geliştirir ve kendi kendine yetebilmek, sağlıklı alışkanlıklarımızı sürdürmemize yardımcı olur.”

MİNNETTARLIKLARINI DİLE GETİRİRLER

Başarılı ve mutlu insanların en önemli özelliklerinden biri de budur… Hayata olumsuz bakmayı alışkanlık haline getiren insanlar, buraya çok takılır… “Nasıl oluyor da sürekli mutlu olacak bir şeyler bulurlar?” diye sorar ve buna da öfkelenirler.

Ama bu sorunun cevabını California-Davis Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma sonucunda bulabiliriz. Söz konusu araştırma sonucu; minnettarlıkları günlük olarak dile getirme alışkanlığının ruhsal durumumuzu iyileştirdiği ve kaygı düzeyini önemli ölçüde azalttığını gösteriyor. Bu alışkanlığı edinmenin çok kolay bir yolu da var… Her sabah, minnettar olduğun şeyleri bir deftere yazmaya, yatmadan hemen önce ve uyandığında okumaya ne dersin?

“Dualarınızda, sahip olmadığınız şeyler için talepte bulunmak yerine, halihazırdaki nimetler için şükran dolu ifadeler kullanırsanız çok daha hızlı sonuçlar elde edersiniz.”

Napolyon Hill

BÜYÜK DÜŞÜNÜRLER

Mutlu insanlar, diğerlerinden farklı olarak, büyük düşünme konusunda hiçbir engelleri olmadığını bilir ve hayallerini ulaşılabilir hedeflere dönüştürebilmek için çok çalışırlar. Onlar, arzuladıkları hayat için adanmış şekilde çalışır ve konuda önceliklerine göre hareket ederler. İstemedikleri şeyler için “Hayır” demeyi bilirler, sağlıklarına dikkat ederler, konfor alanlarından çıkar ve bazen her şeye baştan başlamak gerekebileceğini bilirler.

“Bazı insanlar her şeyi olduğu gibi görür ve ‘neden’ diye sorarlar. Bense hiç olmamış şeyleri hayal eder ve ‘neden olmasın? Diye sorarım.”

George Bernard Shaw

MAZERET ÜRETMEZLER

Birini, başarısızlıklarından dolayı suçlamak çok kolaydır. Sorun şu ki bu, başarısızlıkları aşmanıza yardımcı olmaz. Mutlu insanlar, hatalarının sorumluluğunu alır ve bu başarısızlıkları hayatlarını daha iyi bir hale getirmek için bir fırsat olarak kullanırlar.

“Başarılı insanlar ile başarısız insanlar arasındaki fark, başarısız insanların öne sürdüğü mazeretleri, başarılı insanlar da kolaylıkla öne sürebilecekken, bunu yapmamış olmalarıdır.” 

David Schwartz

GELİŞİME ODAKLIDIRLAR

İnsanlar ikiye ayrılır: Sabit fikirli olanlar ve gelişim odaklı olanlar. Sabit fikirli olanlar, ne yazık ki, oldukları kişide ısrar eder ve bu konuda yapılacak hiçbir şey olmadığına inanırlar. Bu büyümeleri ve değişmeleri konusundaki en büyük engeldir.

Gelişim odaklı insanlar ise çaba gösterdikleri takdirde değişimin ve gelişimin mümkün olduğunu bilirler. İlerliyor olmaları onları mutlu eder ve bu mutluluk daha da ilerlemelerini sağlar. Bu sayede, gerçek benliklerini bulurlar…

“Kendini keşfetmek, kendin olmak için ısrar etmeyi bıraktığında gerçekleşir.”

Coach motivate to personal development, success and career growth concept.

SABAH RUTİNLERİ VARDIR

Sabah ritüellerinin yatıştırıcı ve günün geri kalanı için belirleyici olması gibi bir rolü vardır. Meditasyon, yürüyüş, ilham verici bir kitaptan yapacağın okuma, nelere minnettar olduğunu yazma, iyi bir kahvaltı gibi alışkanlıklardan birkaç tanesini hayatına entegre etmek, günün geri kalanını çok daha verimli ve neşeli geçirmek için harika bir adım olacaktır.   

GÜÇLÜ YANLARINA ODAKLANIRLAR

Başarılı ve mutlu insanların en önemli özelliklerinden biri de budur. Onlar diğer çoğunluk gibi, zayıf yanlarına ya da yapamadıkları şeylere kafa yormazlar. Çünkü bilirler ki, hiç kimse mükemmel değildir, hiç kimse her konuda iyi değildir. Zayıf yanlarına odaklanarak vakit kaybetmek yerine, güçlü oldukları konularda daha da iyi olmak için çabalarlar. Bu sayede, bazı şeyleri herkesten iyi yapar, mutluluk ile başarıyı kendilerine çekerler.

Bitirirken şunu eklemek isterim ki, fark ettiysen başarılı ve mutlu bir hayata sahip insanların alışkanlıklarında belirleyici olan şey çoğunlukla nelere odaklandıkları, neyi yaşamayı seçtikleridir. Zorluklar herkesin hayatında var ve bunları bazen kontrol edemiyoruz ancak vereceğimiz tepkiler konusundaki seçim hep bize aittir.

Senin seçimine, senin mutluluğuna, senin başarına.

Barış Ege

Görüşlerini Paylaşmak İster Misin?